credo quia absurdum



Curator’s note:

“Welcome on board!

Credo Quia Absurdum
” meaning “I believe because it is absurd.”, this is an anti-exhibition;
a burlesque collection of curatorial texts and other dumb shit about extra too much novelty in what we do already know. 

Enjoy! ”




curated by
Sena Gür

content by
Sena Gür

texts by
Sena Gür

created between November 2018-August 2022






TR:
Kaze Kafe Bistro, “Salata nedir ki?” diye sorarken buluş ve pratikliği kombine ettiği bu çalışmasında
salata’nın elemanlarını anlamaya çalıştığı içsel bir yolculukla izleyiciyi kışkırtmayı amaçlıyor....
Doğal ürün-yapay ürün düellosunun kapasitesini zorluyor. Limitleri sorgulayan bir çalışma olarak
“içini doldurmak” tartışmasının, belki de izleyiciye ne versen yedirirsin eminliğinin temsili
anti çalışmasına bir ilk olmaya hak kazanıyor!!! ANTİ-SERGİ’YE HOŞGELDİNİZ!


















TR:
TERANE KOLEKSİYONUMA HOŞ GELDİNİZ AMACIM YİNELENENLERİ DAHA ÇOK
YİNELEYEREK USANÇ VERMEK VE BU REPETİTİF TAVIRLA BİR SOYUT BİR RİTİM
YAKALAMAK... PARDON KEŞFETMEK



















TR:
Tuvaletlerin kurumsal kimliğine kontrast yaratarak dekorasyon geleneğini rasyonalize eden bu tasarım
alçak tavan ve yoğunlaştırılmış fonksiyon paketiyle 21. yüzyılda istifra etmek sorunsalıyla yüzleşiyor...
Tebrikler.



















TR:
İç mekan üzerinden düşünmeye alıştığımız ve statik bir nitelik taşıyan “Dekorasyon” kavramı,
yerleştirildiği minibüs içinde yerini kinetik bir kimliğe bırakmakta. Tam da İstanbul’daki
mutenalaşma üzerine tartışan bu tasarım, interaktif kurgusuyla Kadıköy-Bakkalköy ekseninde
kullanıcıya istediği noktada mekanı terk etme serbestliğini veriyor. Yerel-Tikel kontrastını
vurgulayan tavan tasarımı ise (hilal-mercedes kabartması) günümüz metalaşmasına kışkırtıcı
bir tepki niteliğinde. Her İstanbullunun ajandasında yer ayırması gereken bir deneyim.

































TR:
Madun fikirler için alan yaratan bu tasarım kullanıcının Eminönü’nün multidisipliner bağlamında
başladığı yolculuğunu monodisipliner bir katı boşaltım mekanında noktalayarak oryantalist bakışın
kısırlığından arınmak temsiliyetini kamusal alanda deneyimletmeyi hedefliyor.

Rampa’nın otomatik ilerliyor izi verip aslında üzerinde halıyla manüel olarak kullanılıyor olması
bu arınmak yolunda daha büyük sorumluluk ve aracılık için çağrıda bulunuyor. “Bok”un biçimsel,
mekansal ve zamansal sınırlarını aşıp dışarıya taşan; kalıcı, benimsenmiş bir yaklaşımla büyük abdest gerçekleştirmek konusunda ısrar ediyor.

 



















TR:
İstanbul’da güncel hülasa eserlerinin gün yüzüne çıkarılması, korunması ve saklanmasına dair...
Hakan Öktem’in seçkisiyle//
Tasarım, kolaj metoduyla yaratılan karşılaşmalar ortamında 2000’ler kültürüne dair çeşitli
elemanları bağlamlarından kopararak tekrardan anakron bir bağlam çerçevesinde var ediyor,
ve hatta daha da ileriye giderek siyah beyaz dama örgüsü ile “ortamsızlık” temsiliyetinin
sınırlarını toptan düşünmeye imkan verirken izleyiciyi “istanbulluluk” , “oryantalizm” ,
“kollektif hafıza etnografyası” , “tokio hotel” , “küreselleşmede kamusal temsiliyet”
ve “evanescence” gibi kavramlarla yüzleşmeye itiyor... Ajandamıza kaydediyoruz.

 



















TR:
Bu klostrofobik temelli asansör yerleştirmesi, özgürlük arayışının yaşama arzusu tarafından
gasp edilmesinden yola çıkıyor. Televziyon objesi kolektif yazgılardaki ani yükseliş ve düşüşlere
işaret ederken içindeki slayt gösterisi kitlesel izdiham alanlarının buharlaşıvermesini anlatıyor.
Sanatçı günümüzdeki politikaya dair felç edici ikilemleri başka türlü ele alabilmek amacıyla “biz”
kavramını sorunlaştırma noktasından başlayarak sorunsuzca doğal bir “biz”den
söz edemeyeceğimize değinmek istiyor. “Biz” temsili içinde COVID 19 pandemisi temelli
sosyal yıpranma ile farklılıkların “biz” temsili içinde nasıl düzlendiği arasındaki ilişkiyi
kurmaya çalışmakta. Kırışıksız alın duyarsızlık anlamına geliyorsa dezenfektansız bir el de
“biz” noksanlığına işaret etmektedir.








✍️

to be continued...

🤠





the fAuxbiTiOn
 poster



Ciao!
🤭





back to experimental


work                    about                      contact

©2022 Sena Gür and collaborators & references mentioned. All Rights Reserved.

website powered by Cargo Collective